Alanya’nın yaz akşamları neşelidir, ama o gece daha da farklıydı. Açık hava müzik festivali başlamıştı ve çimenler, insanlar, melodiler iç içe geçmişti. Elimde soğuk bir içecekle sahneye doğru ilerlerken onu gördüm. Sarı bluzu, taşlı sandaletleri ve saçlarının arasına sıkıştırdığı papatya… Kalabalığın ortasında, dünyayı umursamayan o gülümsemesiyle oturuyordu. İşte o an, Alanya Çıtır Escort Liana ile göz göze geldik.

“Yanı boş,” dedi hafifçe başını eğerek. Gülümsedim, sessizce yanına oturdum. Çimen serin, ama aramızdaki hava sıcaktı. Ayrıca teninden gelen hafif vanilya ve deniz tuzu kokusu beni içine çekti. Örneğin, bacağı hafifçe benimkine değdiğinde, içimde anlam veremediğim tatlı bir gerilim hissettim. Bu dokunuş, herhangi bir yakınlaşma değildi. Bu bir çağrıydı.

Müzik yükseldi, insanlar dans etmeye başladı ama biz oturmaya devam et…

O sabah güneş henüz tam yükselmemişti. Alanya sahilinde yürürken gözüme takılan o renkli deniz bisikletleri, beni çocukça bir meraka sürükledi. Sessizliğin içinde birinin bana yaklaştığını hissettim. Dönüp baktığımda, pembe mayosuyla ince yapılı, enerjik ve cıvıl cıvıl bir kız bana doğru gülümsüyordu. “Beraber binmek ister misin?” dedi. Gözlerindeki ışıltı ve zarif haliyle, onun sıradan biri olmadığını hemen anladım. O, gençliğin enerjisini taşıyan bir Alanya Çıtır Escort 'tu. Ve ben, bu masum başlangıcın nereye varacağını hiç tahmin edemezdim.

Bisikleti birlikte suya sürerken, parmaklarımız kısa bir an için aynı düğmeye dokundu. O temas, içimde tatlı bir gerilim oluşturdu. Mia'nın kokusu hafif ve taze çiçek gibiydi; lavanta ve limonun serin bir karışımı gibiydi adeta. Ayrıca, ses tonu yumuşak ve yavaş konuşuyordu, sanki her kelimesi rüzgârla birlikte kulağıma dokunuyordu.